-->

Bin Muhteşem Güneş, Khaled Hosseini

Leyla bir şey söylemek üzere ağzını açtı. Aslında Anne haksız değildi. Tarık'la birlikte sokaklarda masumca, gönüllerince koşturma günlerinin sona erdiğini kendisi de biliyordu. Bir süredir, ikisi ortalığa, insan içine çıktıklarında yeni, tuhaf bir duyguya kapılıyordu zaten. Bakıldığını, incelendiğini, fısıldanıldığını algılamak; Leyla'nın daha önce hiç hissetmediği bu farkındalık, tedirgin ediciydi. Aslında, şimdi de hissetmezdi belki, eğer şu önemli olgu olmasaydı: Leyla Tarık'a âşık olmuştu. Umutsuzca, çılgınca. O yakınlardayken, ne yapsa kafasına üşüşen rezilce düşüncelere engel olamıyordu. Delikanlının onunkine dolanmış çıplak, sırım gibi bedeni, örneğin. Geceleri yatağında yatarken, gözünün önünde onu göbeğinden öpen Tarık'ın imgesi beliriyordu; oğlanın kalçalarının yumuşaklığına, boynunda, göğsünde, sırtında ve daha aşağılarda gezinen parmaklarının uyandırdığı duygulara şaşıyordu. Onu bu tarzda düşününce, derin bir suçluluk duyuyor, ama aynı zamanda da garip, ılık bir heyecanla doluyordu; karnından başlayıp yukarıya yayılan, yüzünün pespembe ışıldadığını hissedinceye kadar süren bir heyecanla.
Yazar

0 Yorum :

Yorum Gönder

Adsense Reklam (Yayın Üstü)

Adsense Reklam (Yayın Ortası)

Adsense Reklam (Yayın Ortası)

 Linkler Yenilendi!

pdf kitap - ekitap bul indir - canlı kitap - kitap.name - kitap kurdu - allover information

Adsense Reklam (Yayın Altı)

 Linkler Yenilendi!

pdf kitap - ekitap bul indir - canlı kitap - kitap.name - kitap kurdu - allover information